Uzun zaman önce, Susanna Tamaro’nun Yüreğinin Götürdüğü Yere Git‘ini okumuştum ve aklımda Sonsuza Kadar kitabını okumak hiç yoktu. Zaten Yüreğinin Götürdüğü Yere Git‘in detayları aklımdan silinip gitmiş ama o kitabı sevmiştim.
Bu yüzden de D&R’ın beş liralık indiriminden, birkaç yıl önce Sonsuza Kadar‘ı aldım.
Bence Susanna Tamaro kitapları, her ne kadar kısa olursa olsun, bir oturuşta biten kitaplar değil. İçinde düşünmeye iten, bazen can yakan yerler oluyor ve bence insanın bir durup bunları sindirmesi gerek. Çünkü bize bizi anlatıyor. Nedenleri, tepkileri. Acıları. Mutlulukları. Yıkımları.
“Ben sana bağlı kalmak istiyordum, sensiz neşe olmazdı ki.”
Sonsuza Kadar – Susanna Tamaro
Bu kitapta, münzevi olmuş bir adamın nasıl olup da münzevi olduğunu okuyoruz. Çocukluğunu, gençliğini, orta çağını okuyoruz. Bu adamı bu hayata iten bir şeyler var, bu her satırdan belli. Okudukça onu tanıyıp başına neler geldiğini, nasıl olup da bu hayatta çözümü bulduğunu okuyoruz. Okudukça, yıkımına tanık oldukça ondan nefret de edebilirsiniz. Ben ettim. Ama bu nefretin ardında anlayış da var. Sonuçta adamın kırılgan, naif, düşünceli bir karakteri olduğu başından beri bizlere verilen bir şey.
“Bir keresinde bir kişi bana şöyle bir soru sordu: “İnsan nasıl böyle bilgeleşir?”
Sonsuza Kadar – Susanna Tamaro
“Cehennemin içinden geçerek,” diye yanıtladım onu. “Yükseğe çıkabilmek için önce çok alçaklara inmek gerekir.”
Yürek burkan bir kitap. Tanrı’dan, insandan, ufak büyük her yaratıktan öyle ya da böyle bahsediliyor. Yozlaşmadan da öyle. Dinin nasıl da insanlar tarafından içsel değil de, yüzeysel algılandığını da uzun uzun anlatıyor bence. Yukarıda da dediğim gibi, bize bizi anlatıyor. Bizi şimdiden soyutlamayıp daha çok derinlere götürüyor. Sevgiyi tattırıyor ve nihayet affı ve kabullenişi de veriyor. Bir insanın nasıl en kötüsünü yaşayıp da yolunu bulabileceğini anlatıyor. Umut dolu bir kitap esasen. Bir çıkış yolu veriyor hepimize.
“Benim ve annenin arzusu sonucunda var oldun; şimdi nasıl olur da seni kucaklayamayacağım, çocukluğundaki gibi elini tutamayacağımı ve birlikte yürüyemeyeceğimizi düşünebiliyorsun?”
Sonsuza Kadar – Susanna Tamaro
Bu cümle beni ağlattı işte.
Yorumu buraya kadar okuduysanız, zaten sevdiğim, hatta bayıldığım bir kitap olduğunu anlamışsınızdır. Kesinlikle okumanızı öneririm. Önerdiğim başka kitapları buradan inceleyebilirsiniz.