Kitap Yorumu: Beynimdeki Yangın – Susannah Cahalan

Beynimdeki Yangın kitap yorumu
Beynimdeki Yangın kitap yorumu

Beynimdeki Yangın kitabına başlamadan önce, kurgu dışı bir kitap okuyalı kim bilir ne kadar zaman oldu sahiden bilemiyorum. Arada sırada böyle kitaplar okumak iyi geliyor doğrusu, özellikle mutlu sayılabilecek de bir sonu varsa.

Beynimdeki Yangın neyi anlatıyor ki?

Öncelikle yazıya şununla başlamak istiyorum: Beynimdeki Yangın gerçek bir hikaye. New York Post’ta gazeteci olarak çalışan 24 yaşındaki Susannah bir gün paranoyak davranmaya, ardından da nöbetler geçirmeye başlıyor. İlk başta mono teşhisi konsa da durum çok ama çok daha ileri. Bu bir hastalığın, azmin ve sevginin hikâyesi aslında. Ve gerçek olması hem sizi üzüyor hem de içinizi ısıtıyor.

Bir insanın kendi benliğini kaybedip bunu yeni baştan yaratmasını okuyorsunuz. Ben bir çırpıda bitirdim ama o, bugün bile, belki hâlâ bu hastalığın pençesindeyken kaybettiklerini arıyor. İşin kötü yanı ise, bu arayış asla bitmeyebilir.

Gerçek ve çarpıcı bir hikaye Beynimdeki Yangın…

Beynimdeki Yangın‘ın gerçek olması çok önemli bir faktör ancak kitapta ona sunulan destek ve dürüstlük (hem kendisine hem de ailesine) bence bu dönemeci daha güzel yapan buydu. 6 aylık (Ben niyeyse 4 diye hatırlıyorum) ilişkisi olsa bile, Stephen’ın bu denli Susannah’a destek olması beni çok etkiledi. Ailesinin de öyle, ama garip bir şekilde ben aile desteğini hep var kabul ediyorum ve aslında öyle olmadığını da biliyorum.

Susannah resmen bir bebekten kendini bir yetişkine çevirmeyi başarıyor ve bu öyle güçlü bir irade gerektiriyor ki, yaşamadan ne anlarız ne de tahmin edebiliriz sanırım. Susannah’ın hastalığı ve elinde bir kılıç gibi tuttuğu kalemi, bu hastalığa bir bilinç de sunuyor. İlk gözden anlattığı için de, daha bir etkileyici. Okurken siz kendi sağlığınızdan şüphe edebiliyorsunuz ve sanırım amaç da buydu. Bir farkındalık ancak hissettirerek yaratılabilir.

Susannah ne kadar şanslı olduğunun farkında; çünkü o bugün kendi hikâyesini binlerle paylaşabiliyor. Elbette asla eskisi gibi olamayacak. Bunun da bilincinde ama bunu kabul edip üstesinden gelmeyi de başarmış bir kadın. Hayranlık uyandırıcı cidden.

Size de kesinlikle okumanızı önerdiğim epey etkileyici bir kitap Beynimdeki Yangın. Bu tür kitapları seviyorsanız size Bir Psikiyatristin Gizli Defteri‘ni ve Elia ile Yolculuk‘u okumanızı öneririm.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site reCAPTCHA korumasındadır. Google Gizlilik Politikası ve Hizmet Şartları geçerlidir.